MERHABA
Senden sana bir netleşme yolculuğuna hoşgeldin!
Suya atılan her taş suyu hareketlendirir, bazen dalgalandırır, bazen bulandırır. Suda atılan adımlar, kulaçlar, düşen yağmur damlaları ve kıyısından su içen kuşun kanadı bile suyu hareketlendirir, bulandırır. Bulanık suda suyun dibini göremeyiz. Zannederiz ki gördüğümüz gibi görmediğimiz de bulanıktır. Ne zaman ki su berraklaşır, su durulur, su sakinleşir, o zaman dipteki çakıl taşları gösterir yüzünü. Çakış taşlarının görünmesi, suyu da görünür kılar… Öylece durup onu yormadan ona baktığımızda anlarız suyun, çakıl taşlarının ve gördüğümüzün kıymetini.
İçinde yaşadığımız dünyada/zamanda bir sürü şey sana değişim vaadediyor, sana ne yapman gerektiğini, yarışın neresinde olduğunu, neyi tercih etmenin lazım geldiğini söylüyor, biliyorum. “Bunu kullan şöyle olsun, bu yap böyle olsun, buraya git, bunu mutlaka yapmalısın, şimdi sırada şu var, sen böylesin, şöyle olmalısın, biz bunu yapıyoruz sen de yap!” Bu cümlelerin hepsi suya atılan bir taş. Bütün bu yönlendirmeler, bu dayatmalar ve bu cümlelere verdiğin itibar, senin suyunu bulanıklaştıran, hem çakıl taşlarını, hem de suyu göstermeyen, gizleyen dış etkenler.
Gerçekte ne istiyorsun?
Görüşmelerimizde, suya ve çakıl taşlarına berraklıkla bakmayı öğreneceksin/bakar hale geleceksin. “Sen kimsin?”, “Gerçekte ne istiyorsun?”, “Dayatmalardan, popüler olandan bağımsız olarak sana neyin iyi geleceğini düşünüyorsun?” Bunlara derinlemesine bakacağız.
Dış dünyanın gürültüsü susarsa…
Dış dünya çok gürültülü. Yaşamın sesi, şehrin sesi, etrafındakilerin sesi, izlediklerin, duydukların, konuştukların…. Duyduğun bütün bu sesler bastırıyor iç sesini. Senin yerine toplum konuşuyor, senin yerine başkaları cevap veriyor, senin yerine ailen/eşin/yöneticin/çocukların söylüyor ne yapman gerektiğini. Biz seninle, görüşmelerimizde bütün bu sesleri bir düğmeye basarak kapatıyormuş gibi susturup tek ve en gerekli sesi dinleyeceğiz: Senin iç sesini. Sen konuşacaksın, seninle sen konuşacaksın. Ben sadece senden sana iletişimi sağlayıp size doğru soruları soracağım. Olmak istediğin hale dönüşmeye ve belirleyeceğin hedefe doğru ilerlemeye hazırsan, seni can kulağıyla dinlemek ve dönüşümüne şahitlik etmek üzere, buradayım.
Dış dünyanın gürültüsü susarsa…
Dış dünya çok gürültülü. Yaşamın sesi, şehrin sesi, etrafındakilerin sesi, izlediklerin, duydukların, konuştukların…. Duyduğun bütün bu sesler bastırıyor iç sesini. Senin yerine toplum konuşuyor, senin yerine başkaları cevap veriyor, senin yerine ailen/eşin/yöneticin/çocukların söylüyor ne yapman gerektiğini. Biz seninle, görüşmelerimizde bütün bu sesleri bir düğmeye basarak kapatıyormuş gibi susturup tek ve en gerekli sesi dinleyeceğiz: Senin iç sesini. Sen konuşacaksın, seninle sen konuşacaksın. Ben sadece senden sana iletişimi sağlayıp size doğru soruları soracağım. Olmak istediğin hale dönüşmeye ve belirleyeceğin hedefe doğru ilerlemeye hazırsan, seni can kulağıyla dinlemek ve dönüşümüne şahitlik etmek üzere, buradayım.
Hedefini belirle ve dönüşüm başlasın
Hayatınla, kariyerinle, yaşadıklarınla ilgili kafa karışıklığı yaşıyor olabilirsin, birkaç seçenek arasında kalmış olabilirsin, potansiyelini daha verimli şekilde kullanmak konusunda kafa yoruyor olabilirsin. Görüşmelerimiz bu süreçleri kolaylaştırır. Senin için neyin önemli ve değerli olduğunu fark edip kendin, çevren, işin, kariyerin ya da yöneticiliğin/liderliğin konusunda farkındalığının artacağı bir süreci başlatacağız. Sende zaten var olan ama geçmiş deneyimlerle üstü kapanmış olan, iletişim becerisi, özgüven, amaç-hedef belirme, vizyon oluşturma, daha odaklı ve net düşünme, değişen şartlara uyum sağlama gibi özelliklerin üzerindeki örtüyü kaldıracaksın. Kendini keşfetme yolunda birlikte yürürken, temel değerlerini, güçlü yönlerini, gelişmeye hazır alanlarını göreceksin ve göreceksin ki hedeflerine koçlukla daha hızlı, daha kararlı şekilde ulaşabilirsin!
Sende var olan ortaya çıksın /Doğru sorular neleri değiştirir?
Kendine farklı bir yerden/açıdan bakabilmeni, oradan bakınca neyin farklı göründüğü, kendine, zihnine düşünme şekline dair fark edeceklerini, seni sınırlayan şeyleri, varsa kör noktaların ve direnç alanlarını görmeni ve kendini daha iyi ifade etmeni sağlayacağız, aslında ne istiyorsunu fark edeceksin. Algın, ufkun genişlemiş, potansiyelini görmüş ve onunla ne yapmak istediğini farketmiş olacaksın. “Ne yapacağını?” değil, “Gerçekten ne yapmak istediğini” konuşacağız, çünkü gerçek dönüşüm sadece böyle olur.
Kendine daha yakından bakmaya hazır mısın?
Bütün bunlar senin kendine yakınlaşman, kendine daha yakından bakmanla olacak. Su her seferinde biraz daha berraklaşacak ve işte “dün görmediklerini bugün görüyorsundur!” Ben sorularımla ve yol arkadaşlığımla sende var olanı sana göstermek için yanında olacağım.
Senden sana giden bir yolculuğa çıkacağız. Bu yolculuğun güzel bir yolculuk olacağına, çok güzel şeyler keşfedeceğine eminim. Eminim, çünkü insanın kendini araması, kendini bulması, kendine varması yaşamın en güzel yolculuğu…